“Gittiğinden beri ağlıyorum. Bittim her taraf sessiz, sessiz….”
Günleri, saatleri, saliseleri hesap eden bir mahkum gibi zaman ile hemhal oldum seni beklerken.
Bilmiyorum ki nasıl geçti her bir bekleyiş
Kimi zaman derin bir sancı eşlik etti şarkıların nağmelerine
Kimi zaman ise en güzel anılarımız bir gülücük kondurdu yüreğime
Günü ile gecesi ile yokluğun hançer olup saplanırken kalbime nedense geceler bir başka eziyet etti bana
Uyku kollarını açmış hadi gel derken, köşe başında hep bekledi beni sensizlik. Bana uğramadan nereye?
Sensizliğinle okadar çok vakit geçirdim ki, uykunun kolları kapanır oldu artık.
Göz kapaklarım bir sinema hükmünde her kapatışımda 3 2 1 ve en güzel anılarımız perdede…
“Ölü aşk diyarlarına beni sen attın da, içim paramparça viraneyim yalan oldum…
Haykırsam ellerimi açsam yalnız sana. Ağlasam çocuk gibi, eskileri anlatsam…”
İlk elimi tuttuğun an, ilk göz göze geldiğimiz, ilk sarılış ve daha nice güzel ilkler bir bir sahne almaya başlardı seni beklerken
Sana aşkımı kat kat artıran o merhametin, gözlerin ah o gözlerin
Bir anına ömrümü verebileceğim gülüşün, kahkaha atarkenki halin, sohbetin…
Beraber yediğimiz yemekler, ellerimi avuçlarının arasına aldığın o saatler…
Bebekler gibi üzerine titreyişim, mışıl mışıl uyurken seni izleyişim…
Tartışmalarımız, kıskançlıklarımız, imkansızlıklarımız…
Her geceye sığdırabildiğim ucu bucağı olmayan düşüncelerle uyudum seni beklerken
Seni sensiz sevdiğim her an, özlemin katlanarak arttı
Dizginleyebildiğim günlerin aksine, karşı koyamadığım zamanlar çok oldu.
Sana ulaşmak isteği, dön ne olur diyebilme cesareti…
Okuduğum şiirler, dinlediğim ezgiler hepsinde sen!
O kadar çok sindin ki üzerime, o kadar çok sen var ki bende, seni silmek için kendimi kazımam gerek.
“Nasıl yalnız bıraktın beni, söyle neredesin!”
Ben seni beklerken senden kopamayacak bir parçan olduğumu daha iyi anladım. Koparabilir misin bir uzvunu bedeninden, ya da kopan uzuv yaşar mı artık tek parça halinde?
Bir köşeye konsam da, senden çok uzakta olsam da sana ait olduğum gerçeği değişmiyor işte.
Kırgınlık olsa da kalp kırılsa da sevmekten asla vazgeçmiyor. Seni sensiz de seviyor işte hem de katlanarak artan bir sevgi ile. Yokluğunun rüzgarı söndürmek yerine harlıyor gönül ateşini. Eskisinden daha kırmızı, daha haşin…
Özlem mi? Özlem kelimesine denk düşecek bir cümle yok artık benim lügatımda
Ben seni beklerken özlemin alasını hapsettim gözlerime.
Hadi gel ve gör gözlerime hapsolan SEN`i
Gör, seni beklerken ki BİZ`i…
“Unutmadım, nasıl unutur kalbim?
Alışmadım, yokluğun cehennemim
İsyanım hep özlemimden
Ah bir gelsen o gündür bayramım…”
Ve geldin… Şimdi gördün mü seni ne kadar çok sevdiğimi?
Etiketler Seni Beklerken Unutmadım
Sende Paylaş: Facebook Tweet Pinterest Google+ Whatsapp